-
Okumaya Devam Et→: Istırap ll – Farkındalık
Hikâyenin sonunu biliyorum. Canım yanacak. Nereden mi biliyorum? Benim canım her zaman yanıyor. Yine de yaşamak istiyorum. Bir şeylerin sonunu biliyor olmak onun okunmaya değmez olduğu anlamına gelmez. Zaten anlam yüklediğimiz şey ne zaman ki bir hikâyenin sonu olur o zaman felakete sürükleniriz. Önemli olan son değil, önemli olan o…
-
Okumaya Devam Et→: GÜZÎN
Ayaklarının altı, geçmişin zamanla aşındırdığı, eski bir hatıranın taşlarını hissediyor. Düz değil…Yolu düz olanın hikayesi de pürüzsüz olurdu zaten.Bu yol girintili çıkıntılı, yer yer derinleşmiş, yağmurla koyulaşmış.Yaşanmışlıkların, suskun adımların izi hâlâ üzerinde… Gece, konuşmayan bir dost gibi sarılmış şehre.Loş turuncu lambalar sokağın başını ve sonunu birbirine karıştırıyor.Ne başlangıç belli, ne…
-
Okumaya Devam Et→: BİR DAHA OLMASA DA
O sabah, her şey renkliydi.Gökyüzü açıktı, ağaçlar taze bir yeşille sarmıştı yolu.Yanımda yürürken, dünya garip biçimde daha netti.Sesim çoktu, kelimelerim aceleciydi…Ben dinlerim diyerek bir perde çektin Yol kısaydı, ama her anı derin bir anlam taşıyordu.Bir ara durmuştu,“Yavaşla,” demişti. Oysa ben zaten yavaş yürüyordum.O an anlamamıştım…Şimdi biliyorum.Bazı insanlar seninle daha fazla…
-
Okumaya Devam Et→: Istırap l – Yüzleşme
Saatlerle alıp veremediğim bir şey var. Öncelikle saniye ve dakika arasındaki farkları sıralamak gibi burjuva bir derde düşürdüm kendimi; oysa cebimdeki beş kuruşla burjuva olmaktan çok uzak, sersefil olmaya çok yakınım. Zamanın ters aktığı bir evreni aklımda var etmek ve günün sonunda orada yaşamak gibi, 3-5 yaş çocukların hayallerini şu…
-
Okumaya Devam Et→: Mevâd
Susuz kaldım, yanı başımdan akan pınarın başında. Ellerimde çizikler var, çabalamanın göstergesi olan. Yaralar var kalbimde, ağır gelen şu hayatın anlamsızlığından. İnsanoğlu yenilmemişti hiçbir zaman benim kadar. Boyun eğmemişti gökyüzüne, esir bulutlara. Kapattılar güneşimi; üstümdeki ağacın yapraklarından süzülerek bana ulaşmaya çalışan güneşimi. Aldanıp da umut sandım ağaca tırmanmayı. Bir kere daha yanılmışım! —Ki yanılmalarımın sayısı gökteki yıldızların…
-
Okumaya Devam Et→: Lâl
Dilimden çıkan her bir kelimeye mühür vurdum.Susanlar daha iyi anlaşıyorken şu dünyada,Anlatmaya çalışsam kırılan şu kalbimin hüznünü,Neye yarar, içi kapkara katran dolmuşken? Bileklerimde ısırgan otundan yapılma bir kelepçe varken…Sözlerim sevişmekten ve kırılan bir kalpten bahsediyor.Çünkü masum sevişmeler geçmişte kaldı,Geçmişte kaldı benim de mutluluk saydığım nefesler. Hüzünlü bir gölgem var benim,…
-
Okumaya Devam Et→: Manidar Bir Hatırasın İstanbul
Bir suskunluk var sende,Surlarına sinmiş eski bir ağlayış gibi.Her adımda bir gölge uzanıyor arkama,Sanki tarih değil,Bir öksüz çocuğun bakışıyla bakıyor bana. Kaldırımların anlatıyor:Gidenler geri dönmedi, bekleyenler yoruldu.Camilerden ezan değil,Bir zamanlar edilen duaların kırık yankısı yükseliyor.Hiçbir şey tam değil sende,Deniz bile sanki yarım. Geceleri konuşmuyorsun artık,Sadece rüzgar anlatıyor seni.Ve o da…
-
Okumaya Devam Et→: Hicviye
Kim eder böyle talebe böyle arz? Böyle devirde düz fikir de pek az, Etme, eyleme sisteme maraz, Yorulmak isterim; tek, doğru yerde. + Neden geleyim olmayan âdile, İcâbet edim çağrına at ile, İhtirasın varlığı pek kötü şey, Sana uzak dursun, gel at bir ile
-
Okumaya Devam Et→: Nidânın Yıldızlarla Dansı
Gözlerinde ölümün soğuk dokunuşu var yüreğimde bir mehtap, alevler arefesinde Yârin bayramlık hevesiyle yanıp kül oluyor, savruluyorum.Sensizliğin kefene sardığı yüreğinle sarmalanıyorum.Sözlerim sana, değil, tabutumu omuzlayan aşıklarına. Ardında yıldızların solgun ışığı.Dibindeyim karanlık bir kabrin,sessizce.Yankılanan sessizlik, yalnızca senin sesinle.Acılar, kalbimde çıkartılamayan yaralar gibi. Ruhumun derinliklerinde bir fırtına sessizlikte kaybolmuş bir gemi gibiyim…
-
Okumaya Devam Et→: Kendime Mektuplar
Bir sabah daha, kendimle uyandım. Çayı koydum ama içmedim, Sanki her yudumda başka bir eksikli. Kahvaltı değil mesele, Dün de doymamıştım zaten. Şehir yine bildiğin gibi; Ne selamı eksik sokakların, Ne de sırtı dönük insanların. Yüzümü astığım bir aynaya Uzun uzun bakıyorum bazen – Tanımadığım biri var orada. Eskiden daha…
