-
Okumaya Devam Et→: Hapishane mi, kutup mu?
Yazıma daha önce hiç hapis duvarlarına çizik attınız mı ya da hiç kutuplarda soğuğun altında bir gece mahsur kaldınız mı diyerek başlamak isterdim. Biliyorum ki bu yazı yalnızca “özgür” kişiler tarafından okunabilecek. Başka bildiğim bir şey ise, ideolojik kutup hapishanelerinin buzullardan daha soğuk olduğudur. Diyelim ki Antarktika’da mahsur kaldınız. Yeteri…
-
Okumaya Devam Et→: Duvarlar
Bulutlar üstümde ağlarken yollarım çoktan çamurluydu. Bir virgül koydum hayatımın yirmili yaşlarına. Oysa zaman mefhumunu çoktan yitirmiş bir derviştim ben. Alıp veremediğim bir şeyler vardı akrep ve yelkovanla,altın renginde, sinir bozan o saatin sarkacıyla. Kıskanırdım belki, hayallerdim kendimi;ben sallanırdım sarkacın yerine, o izlerdi beni uzaktan. Nefes alarak öldüm ben, benim…
-
Okumaya Devam Et→: İnsanoğlu Benliğinden Oldu!
İnsanoğlu unuttu,sabahın serinliğinde içilen çayın sıcaklığını,bir annenin sessizce saç okşayışını,bir kedinin sokulganlığını,rüzgârın tenine fısıldadığı masum öpücükleri… İnsanoğlu unuttu,yağmurun altında ıslanmayı,avuç içindeki nasırları,göz göze gelmenin büyüsünü,ve bir dostun sıcacık gülüşünü… Gökyüzüne bakmayı unuttu,yıldızları,hayalleri,ve uykulara sinen masalları… O kadar unuttu ki insan,en sonunda,en başında sahip olduğu şeyi de yitirdi.İnsanoğlu sevgiyi unuttu.
-
Okumaya Devam Et→: Kar Tanesi
“Le vent murmure des dieux oubliés,Dans l’ombre froide où la vie s’efface.” Şimdi, anlatmak istediklerim dilimde bir kar tanesi.Sözlerimden soğuk ve keskin notalar beliriyor.Oysa ben, ufak bir çocuktum daha, yatağımın başında.Günler geçiyor, durmak bilmeden büyüyorum.“Zaman,” diyorum, “Keşke dursa, öylesine kalsam…” Anlatmak istediklerim, duygularımdan ibaret bir sarkaçlı saat.On ikiye geldi mi,…
-
Okumaya Devam Et→: Adal@
Bir gün mahkemeye çıkmak zorunda kalırsam, savunmamı önce Twitter’a yazacağım. Zira internet, günümüzde adaletin mahkemelerden önce görüldüğü yer. “Halkın vicdanı” denen kavram artık trend topic listelerinde şekilleniyor. Haklıysan beğeni alıyorsun, haksızsan linç. İşte, modern çağın dijital adalet terazisi!Eskiden insanlar hakkını aramak için mahkemeye giderdi. Şimdi ise Google’a, Reddit’e, Ekşi Sözlük’e…
-
Okumaya Devam Et→: Denizlerin Gazabı Tablo İncelemesi
Sanatçı: Ivan Aivazovsky Ivan Aivazovsky (1817-1900), 19. yüzyılın en önemli deniz ressamlarından biridir ve özellikle fırtınalı deniz sahneleriyle tanınır. Sanatçının eserleri, suyun hareketini, ışığın oyunu ve doğanın yüceliğini olağanüstü bir şekilde yansıtır. Bu tabloda, dev dalgalar arasında bir grup insanın küçük bir sandalla hayatta kalmaya çalıştığını görüyoruz. Gökyüzü kasvetli ve…
-
Okumaya Devam Et→: Düşüncesiz Balık
Neyden kaçıyorsun? Sevmediğin sokaklardan mı geçiyorsun? Kendinden uzaklaşıyorsun. Bazı duyguların seni yiyip bitirdiğini düşünüp duruyorsun. Bir zaman dilimine sıkışıp kalıyorsun. Birinin seni bulmasını istiyorsun, birini bulmak istiyorsun, seni kurtaracak birini arıyorsun. Bu dünyayı unutturacak biri…Uçuk olduğunu biliyorsun ama istemeden edemiyorsun. Hissetmek istiyorsun, aitlik nedir bilmek istiyorsun. Körü körüne birilerine bağlanmaya…
-
Okumaya Devam Et→: YOK OLUŞSAL SANCILAR
Sevgili Hiçkimse,Bu mektubu sana yazıyorum, çünkü adını bile bilmediğim birine anlatmak, içimdeki sancıyı kendimden bile gizlemekten daha az acıtıyor.İnsanlar diyorlar ki: “Zamanla geçer.” Oysa bilmiyorlar, bazı şeyler geçmez, sadece şekil değiştirir. Yara kabuk bağlasa bile içinde irin birikir. Ve ben, içimde sakladığım bu irinle, her geçen gün biraz daha ağırlaşıyorum.Birine…
-
Okumaya Devam Et→: Günah
Saatler zamanı göstermeye mahkumduZamanın huzursuzca takip edildiği dünyadaYelkovandan daha uzağa bakıyordu insanOysa Bakışlar mazlum, yetim ve sahiplenilesi olmalıydıArtık herkes renksiz bir surataVe akabindeBoş bir bakışa mankenlik yapıyorÇünkü öğretilen korku ve azaptan başka bir şey değilZalimin masum kaldığı bir ihanet bu!Masumun çocuksallaştığı zalimlerin dilinde bir fıkraŞimdi ben kime hesap sormalıyım diyor…
-
Okumaya Devam Et→: *Sunturlu* Durak
Öyle anların içinde bulunuruz ki bazen, saatlerce bir noktayı izler dururuz. Belki bir tavanı seyrederken belki de otobüs durağında kuru yapraklı ağaçlara bakarken..hayat işte tam olarak bazen böyle.. içinde olduğum bu durum, hissettiğim bu şeyin adı tam olarak nedir? bilemiyorum…bu zamana kadar yaşadığım her şey bir öncekine hiç benzemiyor, ve…
